29 Haziran 2011 Çarşamba

Taş boyama ve maske atölyesi

Bursa'da babamızın işi varmış. Bizide Korupark'a bıraktı Melis için çok aktiviteli bir gün oldu. Taş boyama atölyesi ile maske atölyesine katıldık. Zaten atölyelerde olmasaydı vakit geçmek bilmezdi sanırım. Sonuçta gün Melis'in günü oldu. Anne ne mi yaptı hanımefendinin tüm isteklerini bir iç çamaşırı mağazasına bile girmeme izin vermedi. Sonra acımış olsa gerekki izin verdi Anne kiz birlikte gezdik ve aldık. Bu resimlerde atölyelerimizden...












28 Haziran 2011 Salı

Melis artık 4

Meliscik artık dolu dolu 4 yaşında. Dün okulda arkadaşlarıyla yeni yaşını kutladı. Mutluydu çünkü hayatında ilk defa doğumgününü arkadaşlarıyla kutluyordu.
Mutluyduk çünkü Melis artık okulunu sevmeye başlamıştı....
Nede olsa bu okul artık eğlenceli okuldu.
Neyse işte güzel bir doğumgünüydü hepbirlikte pastalarını yediler sonra öğretmeni eşliğinde oyunlar oynadılar. Yalanım yok bende katıldım oyunlara. Hatta çokta keyif aldım. Teşekkürler Melis bize bu mutluluğu yaşattığın için Teşekkürler Kocam böyle bir çocuğumuz olduğu için...




Ve teşekkürler babam bizim için bu güzel okulu bulup Melis'in istediğin şekilde eğitilmesininde ilk adımı attığın için.

16 Haziran 2011 Perşembe

Sanat: Yüzler ve çiçekler

Uzun zamandır yapamadığımız çalışmalara Bismillah dedik ve başladık. Neden ara verdik. Park yüzünden. Dibimiz park hadi evde birşeyler yapalım diyorum yok diyor Parka inelim. Parkta 12 yaşında bir ablamız var. Pervin onunla oynamaya doyum olmuyor. Ama ne oyunlar parkta zaten kum falan yok. Olan tek şey salıncak birde kaydırak. Yahu kaydırağa çıplak ayakla tırmanmak gibi bir alışkanlık edindi. Ayakkabılar çıkıyor ordan oraya atlıyor duruoyor. Koşuyor ayaklar deseniz simsiyah. Sokak çocuğu oldun artık diyorum zaten. Eğleniyor ama bumudur eğlenmek kızıyorum kızamıyorum ben hiçmi çıplak ayakla oynamadım yani...

Neyse işte dünkü çalışamızda yünlerle surat yaptık. Bir kız bir erkek. Erkeğe bıyık, gözlük bile yaptık ama onu resimlememişim. Kız olanı burada.

Yünleri kesmek yapıştırmak tutkalla oynamak zaten en büyük eğlence şimdi birde artık kendi suratlarını kendi çiziyor. Büyüyor mu ne?

 Ve çiçekler çalışmamız. Onda da kestiğim çiçek yapraklarını yapıştırdı ve pipo temizleyicisiyle bağladık. Kendi bulduğu bir bardağınıda vazo olarak tanzim etti. Ve çiçeklerimiz:)

Kum boyaması

Babamıza babalar günü için bitmek bilmeyen çalışmalar içindeyiz. Kum boyamamızıda babamıza ithaf ettik. Kalan kumlarlada hayal gücünü kullandı uhu kum kendi kendine bir resim yarattı.


Babalar günü gösterisi

Haftasonu okulda Babalar günü için çocuklar hazırlıklar yapmışlar. Bizimkisi tabi halen okula olan ilgisizliğindenmidir, utangaçlıkmıdır, isteksizlikmi bilmiyorum ama hiçbir gösteride yoktu. Aslında gösteriye katılmamasının belkide bir neden Anne olarak benim gösteriler için harcanan vakti gereksiz bulduğumu belirtmiş olmamdı ?

Bilemiyorum nedenini ama sonuçta en azından koroya katılmaya ikna oldu bizim kız. Ama ne ikna sende olursan anne. Bütün akşam bana söylediği güzel şarkılarını babana söylemeyecekmisin diye dilimde gerçekten ama gerçektende tüy kalmadı. Ama çıktı en azından koroya katıldı.

Bu resimlerde babalar günümüzden kalan anılar olarak saklanacaktır....



Babalar gününün eşimin alınmaması için kutlamasına istemeyerekte olsa katıldım. Gönlüm kırık babama...Babalar gününü kutlamak elini öpmek sesini duyma isterdim şimdi bu hafta sonu ben babamın mezarına gidip buz gibi mezar taşını öpüp, toprağını ve çiçeklerini okşayacağım....